Gizemli Kütüphane

Bir zamanlar, eski kitaplarla dolu, gizemli bir kütüphane vardı. Bu kütüphane, şehrin en ücra köşesinde, adeta zamanın unuttuğu bir yerde yer alıyordu. Kütüphanenin kapısı her zaman kapalıydı, ancak efsanevi bir yazar olan Ulu Kurt, bu kütüphanenin içerisine girebilenlerin eşsiz bir bilgiye sahip olacağını söylerdi. Meraklı bir genç, bu efsaneyi duyunca kütüphaneyi keşfetmeye karar verdi.

Bir gün, genç kütüphanenin kapısını zorlayarak açmayı başardı. İçeri girdiğinde, raflarda dizilmiş binlerce kitap arasında çok ilginç bir şeyle karşılaştı: Orta alanda büyük bir masa vardı ve masanın üzerindeki kâğıtta şöyle yazıyordu:

“Eğer bu kütüphanenin bilgisine ulaşmak istiyorsan, sana bir soru soracağım. Bu soruyu doğru cevapla, kütüphanenin derinliklerine inme şansını yakala.”

Genç adam bu fırsatı kaçırmak istemedi ve hemen masaya yaklaştı. Kağıdın altındaki soruyu okumaya başladığında, içindeki merak daha da arttı. Soruda şunlar yazıyordu:

“Birçok şekilde gelir, zamanla yarışır. Şekilsizdir ama sana şekil verir. Sürekli değişen bir akış, durdurulduğunda yıpranır. Kısa olduğu gibi sonsuz da olabilir. Bu nedir?”

Genç adam düşünmeye başladı. Ne olabilirdi ki bu tanımda söz edilen şey? Hem kısa hem sonsuz olan, sürekli değişen ve zamanla yarışan bir şey? Kütüphanede geçirdiği her dakikanın ne kadar değerli olduğunun farkındaydı. Tam cevabını bulacağı sırada kapının gıcırtısını duydu ve korkarak arkasına döndü. Ancak orada kimse yoktu…

Bir an tereddüt etse de tekrar masaya döndü ve gözlerini kağıda çevirdi. Zamanın ne kadar kıymetli olduğunu düşündü. Hemen cevap vermeye karar verdi ve kütüphanenin sırlarını çözmek için hazır olduğunu hissetti.

İpucu: Cevabın yanıtının zamanla, akışla ve tüm varlıklar için en geçerli olan şeyle bağlantılı olduğunu hatırlaman yeterli.

Zorluk Seviyesi: Zor

Tavsiye Sorular

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir