Gizemli Kitapçı

Bir zamanlar, küçük bir kasabada, herkesin bildiği eski bir kitapçı vardı. Bu kitapçı, sadece raflardaki kitaplarla değil, aynı zamanda içindeki gizemli atmosferle de ünlüydü. Kitapçıya girdiğinizde, o eski kitap kokusu ve sayfaların hışırtısı sizi farklı bir dünyaya sürüklerdi. Kitapçının sahibi, yaşlıca bir adam olan Bay Arif, zeka soruları sorarak gençlerin zihinsel gelişimlerine yardımcı olmayı severdi.

Bir gün, kasabanın dört bir yanından gençler, Bay Arif’in zeka sorularını çözmek için kitapçıya akın etti. Bay Arif, onları kitaplarının arasında yer alan büyük bir masanın etrafına topladı ve “Hadi bakalım,” dedi. “Bu sefer size bir hikaye anlatacağım ve bu hikayenin sonunda bir soru soracağım.” Gençler merakla dinlemeye başladılar.

Hikayeye göre, bir zamanlar güzel bir krallık varmış. Bu krallıkta, herkes barış içinde yaşar ve sık sık büyük kutlamalar yaparmış. Ancak bir gün, krallığın en değerli hazinesi olan Altın Taç kaybolmuş. Krallığın en akıllı adamı olan bilge, durumu hemen toparlamak için tüm halkı toplayarak onlara bir yol haritası vermiş. Haritada altı farklı yer işaretlenmiş: Orman, Dağ, Göl, Şehir, Çöl ve Mağara.

Bilgenin söylediğine göre, taç, en yüksek dağın tepesinde gizli bir yerde bulunuyormuş. Ancak, taç orada dururken, onu bulmak için ormanın karanlık yollarını geçmek zorunda kalacaklardı. Ormanda yürüyen gençler, bir an yaşamış oldukları anı düşündüler ve içlerinden biri şöyle dedi: “Bu dağdaki yolu bulmak için hangi sıralama ile hareket etmeliyiz?”

Sizce bu gençler, Altın Taç’a ulaşabilmek için hangi sırayı izlemelidir? Dört farklı noktadan yola çıkacaklar ve en hızlı şekilde taç bulmak zorundalar. Ayrıca bu noktalar arasında daha iyi bir ulaşım için mantıklı bir bağlantı kurmalılar. Unutmayın, her noktaya giderken bazı yollar kısaları tercih etmelidir!

İpucu: Orman, en yüksek dağa ulaşmak için ilk durak olarak en iyi seçim olmayabilir. En mantıklı olanı bulmak için, mesafeleri ve engelleri düşünün.

Zorluk Seviyesi: Orta düzey